|
|
Cinsel Sözlük, Cinsel Terimler Sözlüğü
ADET GÖRME
Hamile olmayan kadınlarda, ergenlik çağından menopoza kadar ayda bir
vajinadan gelen kan.
AĞIZ YOLUYLA İLİŞKİ
Bir eşin cinsel organlarına öbür eşin ağızla temas etmesi.
ANAL
Makat veya makat bölgesiyle ilgili.
Psikanaliz teorisinde, psikoseksuel gelişmenin ikinci aşaması olup, makat
bölgesinden haz duyma duygularının algılanmasının başladığı dönem olarak
tanımlanır.
ANAL İLİŞKİ
Bir eşin cinsel organlarının, öbür eşin anüsüyle temas etmesi.
ANALİNGUS
Ağızla anusun yalanması, okşanması.
ANÜS
Makat.
AREOLA
Meme başı etrafındaki renkli halka.
ASEKSÜEL
Sekse karşı ilgisiz veya isteksiz olan.
AVUÇLAYIŞ
Bütün bir eli vajinaya veya anüse sokmak.
BAKİR
Cinsel ilişkide bulunmamış erkek.
BAKİRE
Cinsel ilişkide bulunmamış kadın.
BAŞTAN ÇIKARTMAK
Birini cinsel ilişkide bulunmaya ikna etmeye çalışmak.
BEKARET
Bakir veya bakire olma durumu.
BESTIALITY
Bir insanın bir hayvanla cinsel ilişkide bulunması.
BİSEKSÜEL
Hem kadınlarla hem de erkeklerle cinsel ilişkide bulunma isteği olan.
Hem erkek hem de kadınla cinsel ilişkide bulunan.
BULÛĞ ÇAĞI
İnsanın gelişme safhasında çocukluktan yetişkinliğe girdiği dönem.
CİNSEL ÇEKİCİLİK
Fiziksel güzellik veya kişinin karakterinin bir başka kişiyi cinsel açıdan
uyarması.
CİNSEL İLİŞKİ
Kadın ve erkek, erkek ve erkek veya kadın ve kadın arasındaki cinsel
birleşim.
CİNSEL KİMLİK
Cinsel kimlik ya dişi ya da erkek'tir, ve tamamen yaratılış özelliğidir
(insanların beynine kazınmıştır).
CİNSEL ROL
Ne kadar kadınsı ya da ne kadar erkeksi olduğunuzla ilgilidir, yani
başkalarının sizi nasıl gördüğü ile ilgilidir, bu sonradan kazanılan -
öğrenilen - bir özelliktir.
CİNSEL TACİZ
İstek dışı, itici, cinselliğe dayalı davranışlar veya sözler.
Karşı cinsi küçük düşürücü, aşağılayıcı, rahatsız edici davranışlar veya
sözler.
CİNSEL TERCİH
Cinsel tercih ise cinselliğinizi yaşarken hangi objeye yöneldiğinizle
ilgilidir. Kimi kendi cinsini tercih eder kimi karşı cinsi tercih eder, kimi
sadece kendini tercih eder. Kimi cansız objelerse yönelir, kimi hayvanlara
yönelir daha ötesi zarar vermeye ve dolayısıyla cinsel sapmalara kadar
gider.
CİNSELLİK
İnsanların belli fiziksel özelliklerinden dolayı erkek veya kadın olarak
ikiye ayrılmaları.
Cinsel kimlik veya cinsel güç.
CUNNİLİNGUS
Ağızla vajinayı yalamak.
DİLDO
Cinsel ilişki esnasında kullanılan yapay penis.
DİYAFRAM
Kubbe şeklinde, plastikten oluşur. Cinsel ilişki esnasında rahim boynunu
kapatıp spermlerin rahime girmelerini önler.
DÖLÜT
İnsanlarda, gebe kalındıktan sonra sekiz haftadan, doğmadan önceki döneme
kadar anne karnında olan bebeğe verilen ad.
DÜRTÜ
Tabiatta bulunan, doğuştan gelen davranış özelliği olup çevreden gelen
uyarıcılara tepki göstermek.
OİDİPUS KOMPLEKSİ
Psikanaliz teorisinde, özellikle erkek çocuğun annesine duyduğu cinsel istek
ve aynı zamanda babasına, annesine duyduğu duygulardan dolayı, düşman
kesilmesi.
ELLE İLİŞKİ
Bir eşin cinsel organlarına öbür eşin elle temas etmesi.
EMBRİYON
Erken gelişme safhasında olan ve özellikleri belli olmayan bir organizma.
ENSEST
İki kişinin, yakınlık derecesinden dolayı, evlenmeleri kanunen yasak olup,
bu iki kişinin cinsel ilişkide bulunması.
EPİDİM
Meni üreten tüpçük ya da borucuklarda devamlı oluşan sperm hücreleri.
EREKSİYON
Yumuşak olan bir bölgenin etrafındaki dokuların kan ile dolması sonucu
sertleşmesi. Özellikle penis ve klitoris durumu için kullanılır.
ERGENLİK
İnsanın gelişme safhasında çocukluktan yetişkinliğe girdiği dönem.
EROS
Yaşama içgüdüsü.
Tüm cinsel dürtüleri ve istekleri kapsayan.
EROTİK
Cinsel istekliliği uyandırıcı.
Cinsel aşkın egemenliği.
EŞCİNSEL
Hemcinsine cinsel arzu duyan.
Hemcinsinle cinsel ilişkiye giren.
FAHİŞELİK
Para karşılığı erkek veya kadının karşısındakine cinsel ilişkide veya cinsel
lütufta bulunması.
FANTEZİ
Herhangi bir isteğin veya psikolojik ihtiyacın karşılanabilmesi için kurulan
düşler veya bir dizi zihinsel görüntülerin hayal edilmesi.
FELLATİO
Penisi ağız ile yalamak.
FETİŞİZM
Herhangi bir cansız objeden veya vücuttaki cinsel organlar haricinde
herhangi bir bölümden tahrik olmak ve bazen de bunsuz cinsel hazza
ulaşamamak.
FROTTAGE
Bir erkeğin, eşinin vücuduna karşın kendi vücudunu ovması.
GERANTOFİLİYA
Bir erkeğin, yaşlı bir kadınla cinsel ilişkiye girmeyi tercih etmesi.
GOWPER BEZİ
Cinsel coşku veya orgazm öncesi, erkeklerde, saydam alkalin bir sıvı
salgılayan bez.
HERMOPHRODITIC
Hem kadın hem de erkek cinsel organları olan.
HİMEN
Rahim ağzını kapayan deri.
Kızlık zarı.
İKTİDARSIZ
Cinsel ilişkide bulunamama. Çoğu zaman ereksiyona ulaşılamamasından ortaya
çıkan bir durum.
JENİTAL İLİŞKİ
Bir eşin cinsel organlarının, öbür eşin cinsel organlarıyla temas etmesi.
KISIRLIK
Gebe bırakamama veya gebe kalamama durumu.
KLİTORİS
Kadının en hassas dış cinsel organı, vulvanın üst bölümünde.
LABİA
Kadının tenasül uzvunda dudak şeklinde kısım, dudak.
LEZBİYEN
Eşcinsel kadın.
MASTÜRBASYON
Kişinin kendisini cinsel tatmine ulaştırması.
MAZOŞİST
Fiziksel veya duygusal açıdan hakaret edildikçe cinsel tatmine ulaşabilen.
Fiziksel veya duygusal açıdan hakaret edilmekten hoşlanan ve bu hakaretleri
edebilecek kişileri arayan.
NEKROFİLİYA
Ölüm ve cesetlere saplantı halinde ilgisi olan.
Cesetlerle cinsel ilişkide bulunmak.
ORGAZM
Cinsel ilişkide ulaşıla bilinecek en üst düzey heyecanlılık.
Cinsel ilişkinin doruk noktası.
OTOEROTİZM
Bir erkeğin kendiyle sevişmeyi tercih etmesi.
PEDOFİLİYA
Bir erkeğin, sevişmek için çocukları seçmesi durumuna verilen ad.
PİGMALİONİZM
Bir erkeğin, heykelle sevişmeyi tercih etmesi.
PORNO
Cinsel ilişkiyi genelde güç ve şiddetle bağdaştıran yazılı, görsel
malzemeler.
REGL
Hamile olmayan kadınlarda, ergenlik çağından menopoza kadar ayda bir
rahimden gelen kan.
PREZERVATİF
İnce lateks, plastik veya hayvan derisinden yapılan, cinsel ilişki esnasında
penisin üzerine giyilen madde. Amaç, hem hamile kalma olasılığını önlemek,
hem de cinsel ilişki yoluyla bulaşabilecek hastalıkları.
SADİST
Fiziksel veya duygusal açıdan bir başkasına hakaret ederek/acı vererek
cinsel tatmine ulaşabilen.
Fiziksel veya duygusal açıdan bir başkasına hakaret etmekten/acı
çektirmekten hoşlanan.
SADİZM
Sadist olma durumunu anlatan.
SEKS
Cinsel arzunun veya isteğin davranışlarla gösterilmesi.
SİBER SEKS
Bilgisayarla iletişim esnasında cinsel aktiviteler veya cinsel dürtü.
SODOMY
Eşcinsel ilişki, aynı zamanda anal seks demek.
SPERMA BANKASI
Spermanın hassasiyetle korunduğu yerler.
SPERMİSAL
Herhangi bir döllenme olasılığını kaldırmak için sperm öldürücü olarak
kullanılan kimyasal maddelere verilen isim.
SÜBYANCI
Erişkin insanın çocuğa cinsel tacizde bulunması.
Erişkin insanın çocukla cinsel ilişkide bulunması.
SÜNNET
Penisin uçundaki deriyi ameliyatla almak.
TACİZ
Bir kişiyi sürekli olarak rahatsız edip, ızdırap çektirmek.
TECAVÜZ
Bir başka kişiyi zorlayarak cinsel ilişkide bulunma suçu.
TRANSSEKSÜEL
Cinsel tercihini karşı cinsiyetten oluşturan.
Cinsel kimliği ile cinsel organları uyumsuz olarak doğmuş insan. (Cinsel
organları cinsel kimliğine uydurulana dek kişi ne erkek ne de dişidir.
Transseksüeldir. Cinsel organları cinsel kimliğine uydurulan kişi artık
transseksüel değil ya erkek ya da dişidir.)
Tıbbi müdahale ile cinsiyet değiştiren.
TRAVESTİ
Karşı cinsin giysilerini kullanarak ve cinsel rolünü üstlenerek cinsel hazza
ulaşan kişi.
Cinsel tercihini karşı cinsin giysilerini kullanarak ve cinsel rolünü
üstlenerek oluşturan kişi.
TROLİZM
Bir erkeğin cinsel beraberlik için iki veya daha fazla kadını seçmesi.
UROLOGNİA
Eşinin veya kendinin sidiğiyle oynamak.
VİBRATOR
Elektrikli suni penis.
VULVA
Kadının dış cinsel organına verilen ad.
Bu bilgi 20777 defa okunmuştur.
ayrıca: Bu kategorideki diğer bilgiler için tıklayınız...
|
| | |
|